Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca’nın Açıklamalarına İstinaden
Basına ve kamuoyuna,
Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca, geçtiğimiz günlerde ilaç sektörüyle ilgili olarak, “Son 10 günde yapılan denetimlerde 42 üretici, 20 depocu ve 32 eczacının ilaç stokladığı görüldü. Önümüzdeki günlerde denetimleri daha da yoğunlaştıracağız, bunlara asla fırsat vermeyeceğiz. Vatandaşımızı ilaçsız bırakmak istemiyoruz” açıklamasınıyaptı. İlaç kurunun yıllık olarak belirlenmeye başladığı üç yıldan beri ilaç yokluğu konusunda eczacılar zan altında bırakılırken ilaç şirketleri ve depolar görmezden geliniyordu. Bu noktada yaptıkları çalışma için Sağlık Bakanlığı’na teşekkür ediyoruz.
Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı çalışmalar neticesinde Türkiye’de bulunan 479 ilaç firmasından 42 tanesinin, 169 ilaç deposundan 20 tanesinin, 26 bin 129 eczacıdan 32 eczacının ilaç stokladığı tespit edilmiş durumda. Bu sayılar; ilaç firmalarının % 10’unun, depoların % 15’inin, buna karşılık eczacıların neredeyse binde 1’inin ilaç stoklamış olduğun anlamına geliyor. Aynı zamanda bu veriler, yıllardır söylediğimiz gibi ilaç yokluğunda esas sorumluların ilaç depoları ve firmaları olduğunu gösteriyor. Geçtiğimiz yıllarda da kur düzenlemeleri sebebiyle ilaç yokluğu yaşanmış olup; mağduriyete yol açanın ilaç firmaları ve özel ecza depoları olduğu bilgisi, Türk Eczacıları Birliği tarafından Sağlık Bakanlığı ve kamuoyuyla paylaşılmıştı.
Öte yandan binde 1’lik bir orandan yola çıkılarak, tüm meslektaşlarımızı zan altında bırakan söylemlerin de biz eczacıları yıprattığını söylemek isteriz. Halk sağlığını önceleyen bir meslek örgütü olarak ilaçta stokçuluğu yapan her kimse karşısındayız. Elinde ilaç bulunduğu halde hastadan ilaç saklamak, Eczacılık Yemini’ne, meslek etiğine sığmayan bir davranıştır ve tarafımızca kabul edilebilmesi mümkün değildir. Stokçuluk yaptığı söylenen eczacılar hakkında Bölge Eczacı Odalarımızın, Haysiyet Divanları’nda gerekli prosedürleri işleterek mesleki soruşturma açılabilmesi için isimlerin ivedi bir şekilde tarafımıza bildirilmesi elzemdir.
Bu sorunla ilgili daha önce yaptığımız açıklamalarda da belirttiğimiz gibi kur düzenlemesinin yılda bir kez yapılmasını doğru bulmuyor, söz konusu ayarlamanın yıl içerisinde belli periyotlarla ilaç fiyatlarına yansıtılması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz. Hiçbir şeyin halk sağlığından önemli olmadığını bir kez daha vurguluyor, Türk Eczacıları Birliği olarak Türkiye’deki tüm Eczacı Odalarımız ve sayıları 26 bini aşkın eczacımızla hastalarımızın ilaçsız kalmaması adına gereken ne varsa yapmaya hazır olduğumuzu ifade ediyoruz.
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ