20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü
Bugün 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü. Nerede doğduklarına, cinsiyetlerine, dinlerine bakılmaksızın bütün çocukların hakları olarak tanımlanan ve evrensel bir kavram olan çocuk hakları; çocukların doğuştan sahip olduğu eğitim, sağlık, yaşama, barınma, fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma gibi haklarının hepsini kapsıyor. Ancak dünyada ve Türkiye’deki istatistiklere baktığımızda çocuklara yönelik temel hakların ihlal edildiğini üzülerek görüyoruz. UNICEF’in hazırladığı veriler bize gösteriyor ki dünyada 155 milyon çocuk yetersiz besleniyor, her beş çocuktan biri okula gidemiyor, her gün 15 bin çocuk önlenebilir hastalıklar sebebiyle hayatını kaybediyor.
2017 yılı itibariyle 80 milyon olan Türkiye nüfusunun 22 milyon 883 bin 288’i çocuklardan oluşuyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun hazırladığı rapora göre 6-18 yaş arasındaki 893 bin çocuk, ekonomik faaliyette bulunuyor. Son 7 yılda çalışırken hayatını kaybeden çocukların sayısı ise 340’ın üzerinde. Çalışan çocukların yarısı okula devam edemiyor, okul sıralarında olması gereken çocuklar sağlıksız, güvencesiz işlerde çalışıyor; çocuklar ekonomik sömürüden kurtulamıyor, eğitim görme, uygun standartlarda eğitim görme hakları ihlal ediliyor.
Resmi veriler, son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğunun evlendirildiğini ve son 18 ayda 21 bin 957 çocuğun hamilelik nedeniyle hastane kaydının oluştuğunu gösteriyor. Türkiye’deki cinsel suçların yüzde 46’sı çocuklara karşı isleniyor, veriler 2017 yılında 387 çocuğun istismara uğradığını gösteriyor.
Öte yandan, dünyada çatışma ve savaş ortamlarından en çok etkilenenler yine çocuklar. Türkiye’de çoğu Suriyeli olmak üzere 3,9 milyon mülteci yaşıyor ve bu oranın yaklaşık 1,7 milyonu çocuk. Okula kayıtlı olan 616 bin çocuk varken yaklaşık 430 bin çocuğun okul kaydı yok, yani 10 çocuktan 4’ü okula gidebiliyor.
Veriler ve raporlar bize gösteriyor ki çocuk hakları konusunda alınacak daha çok yolumuz var. Dünyadaki tüm çocukların ayrımsız, eşit ve adil bir biçimde haklarını kullandığı; çocukların iç karartıcı istatistiklerin değil mutlu, umutlu ve sağlıklı yarınların parçası olmasını temenni ediyor ve konuya ilişkin kapsamlı politikaların hayata geçirilmesi çağrımızı bir kez daha yineliyoruz.
TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ