Sevgili meslektaşlarım değerli konuklar
Sizleri Amasya Eczacı Odası adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Türk Eczacıları Birliğini bugüne 17 Kasım 2011 e büyük bir özveriyle taşıyan tüm çalışanlarına ve birlik yöneticilerine teşekkür ediyorum.
Sözlerimin başlangıcında ERCİŞ ve VAN deprem’inde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allahtan rahmet ailelerine ve milletimize sabırlar diliyorum
Seçimlerimizi ve geleceğe dönük projelerimizi gerçekleştirmek için yine bir araya geldik.
Siyasetçiler gibi olduğumuzu düşünüyorum. Hem konuşanlar hem de dinleyenler açısından sanki akıl tutulmasındayız.
Çabuk unutuyoruz. Sevgili arkadaşlar
Sanki SGK’nun oluşumundan beri TEB’i yönetenler, anlayışlar kendileri değilmiş gibi sayın başkan açılış konuşmasında mücadelenin yeniden ivme kazandığını yeni saldırılara engel olunması gerektiğini bunlar içinde çözümün tüm örgütlülüğümüzle, birlikte çalışma geleneği ile katılımcılık, çoğulculukla birlikte olma bir olmada olduğunu belirtti.
Konuşmasının bu bölümüne katılmamak hele hele eczanelerimizin yangın değil, yangın enkazı olduğunu günümüzde inanmamak mümkünmüydü
O an aklımda şeytanlar geçiverdi. 2007 de 6/5 lik seçimde eczacı tabanının yaptığı görevlendirmeyi hiçe sayıp büyük bir kibirle biz istediğimiz için çalışıyorsunuz deyip TEB’ni ve eczacılığı ileri götürmek adına üretken 5 değerli üyeyi istifaya zorlayan Sn Erdoğan ÇOLAK değimliydi diye belleğim bana uyarı verdi
“BU KADAR ÇABUK UNUTMA” deyiverdi 2009 seçimlerinde genel kuruldan tam bir takım istedi sn başkanımız kurulumuzda bu onayı büyük bir çoşkuyla verdi. Buyurun homojen yönetim kurulunuzu çalışın dedi.
Ama sayın başkanımda nasıl bir yönetim, karar alma, Birliktelik anlayışı varsa başlangıcında homojen olan bu yapı ayrışmaya başladı. Ötekileşme deyince sizlere Amasya eczacı odasının nasıl “ötekilerden” algılandığını anlatmaya çalışacağım
2005 te 35. genel kurulumuzda Amasya eczacılarına oda kurma yetkisi verildi.
2006 da bina sahibi olmak için bir menkul fırsatı doğmuştur birleşik iki daireli oda hizmet binamızı aldık gerekli tadilatı yaptık 2007 14 mayıs’ın dada açılışını gerçekleştirdik
Bunun alt yapısında Amasya Eczacılarının büyük özverisi ve TEBnin 125.000 TL’lik kredisi vardı.
Biz oda kasamızda ve TEB kasasında olan parayı hiçbir zaman kolay harcanır para görmedik, düşünmedik.
Tüm odalarımıza gösterilen kolaylık ve destekle bu krediyi kullandık.
Ödemeninde odamızın yeniliği, birikiminin olmaması nedeniyle TEB sözleşme alacaklarıyla bir kaç yıl azaltılması bu süreçte odamızdaki birikimlerde de borcu sonlandıracak güçlü ödemeler yapmak ve borç hesabını kapatmaktı.
Çünkü o dönemde tadilat için gerekli özveriyi Amasya eczacılarından yıllık salmalarla 3 yıl içinde bitirebilecektik.
2010 Mayıs ayna kadar bu anlayış ve izan TEB yöneticilerince de sürdürüldü.
Neticede oda mülkiyeti TEB’e ait oda binamız vardı.
Çarçur edilen savrulan hele hele iç edilen bir paramız yoktu.
2010 Mayıs çekimizi ötelemek için yazdığımız dilekçeler, ricalar duvardan kapıdan çarpıp ezip geri döndü
Çekimiz tahsil edilmeyincede arkası yazılıp bizi müflis ilan ettiler
Soruyorum size sayın başkanlar TEB in dün ki açıklanan 4 milyonluk oda alacakları içinde çeki ötelenmeyip yazdırılan başka oda varmı
Odalarınızın makul çek erteleme talepleri yerine getirilmiyor mu?
Şuan bizim borcumuzdan kalan 2012 ye ait 37.500 TL dir.
Saymanımdan soruyorum oda alacakları hangi odalarınıza ait ve kaç yıldır ötelenerek azaltılıyor.
Yanlış anlamayın lütfen.
TEB’in kasası hepimizin arkadaşlar ben diğer odalara niye böyle yapılıyoru sorgulamıyorum. Çünkü ben inanıyorum ki tüm oda yöneticilerimiz bu borçlardan kurtulmak ister.
Benim sorduğum Amasya Eczacı odasının niye Ötekileştirildiği.
Acaba diyorum 2010 Farmavizyon fuarında “ BİZ RAHAT DEĞİLİZ” sloganıyla açılan standa ve peşinden 8 mayıs 2010 da Kadıköy meydanında yapılan eczacı mitingine katkı verdiğimiz içinmi
Acaba haklı olarak “ECZANELER YANGIN YERİ” diye TEB yöneticilerine, açıkladıkları sözleşme ücretlerini eleştirip
Eczaneler yaşamak için olabildiğince tasarruf yapıyorlar gider azaltmaya çalışıyorlar sizlerde bu tasarrufa uyun Çin’e, Mançurya’ya gitmeyin sözleşme ücretleri makul olsun dediğimiz içinmiydi.
Bilemiyorum karar sizin
Ama yinede sn başkanımın açılış konuşmasını özeleştiri olarak algıladım
Sevindim
Artık TEBde Ötekileştirme bitmişti. Yan yana birlikte daha güçlü olacaktık
Fakat bu rüyadan 10-15 dakika sonra divan oluşumunda
“ birlik adına, ortak çalışma adına DEMOKRAT ECZACILAR Bşk. adayı Oğuz başkana söylediğimiz kelimeler ve sertlik beni kendime getirdi”
Sayın başkanım siz bu tahammülsüzlüğünüzle önce kendi sağlığınıza sonra eczacılık camiasının sağlığına zarar veriyorsunuz
Sözlerime son verirken bütün delegelerimize, mesleğimiz için taşıdıkları kaygıları oy verirken son bir kez daha düşünmelerini diliyorum.
Çocuklarımız ve mesleğimizin geleceği için “gün” BİR OLMA- DİRİ OLMA GÜNÜDÜR. Pazartesi günü şehirlerimize döndüğümüzde vicdanımızın rahat ve pırıl pırıl olması dileğiyle.
38 olağan genel kongremizin ülkemize ve camiamıza barış ve verimlilik getirmesini diliyorum
Saygılarımlar.
47. Bölge Amasya Eczacı Odası
Ecz. Besim GÖKALP
Başkan